Bu bir omuz silkme yazısıdır.
Bu sabah evin bir köşesinde bulduğum, nereden geldiği meçhul eski şemsiyeyi alıp çıktım evden. Apartmanın kapısından çıkınca hırkamı giydiğime sevindim, ne kadar da soğumuş hava bir gecede. Yağmurda her yer daha yeşil, bahçede harika bir toprak kokusu. Babetleri giymek için harika bir mevsim sonbahar, neredeyse eylülün gelişine sevineceğim. Belki dünyadaki bütün babet ayakkabılardan bir tane edinebilsem, sonbaharı da sevebilirim. Belki... Bugün bütün yaz dolapta bir köşede duran kurukafalı tşirtümü giydim. Her kurukafalı tşirt giyene yafta biçildiği gibi satanist değilim, şimdi çok moda diye de almadım bunu, eşim almıştı bir ara gördüğü bir yerden. Annem oğluşa bakmaya geldiğinde hırkamı giymemiş olsaydım, bana bununla işe gidilir mi kızım diye çıkışabilirdi. Annelerin bir yaştan sonra her şeye yorum yapmasına ve karışmasına kızıyoruz doğru, ama bazen hala onun küçük kızıymışım gibi davranması da bazen hoşuma da gidiyor. Bana ne senin ne giydiğinden diyenler, sabırsızlanmayın, bağlayac...
