Kuaförden doğumhaneye nedir bu kadınları çilesi yahu?
Şöyle makyaj malzemelerine deli olan, her daim parfüm kokan, full pedikür manikürlü dolaşan, saçı başı havalı, makyajlı, şık şıkıdım bir kadın olamadım bir türlü. Hoş olmak için en ufak bir çabam da yok. Pespaye de değilim. Temiz olmak, kendimi içinde iyi hissedeceğim kıyafetler giymek, ve birbiriyle alakalı şeyler giymek önemlidir benim için. Parfüm merakım da var biraz, ama baştan aşağı her daim parfüm kokusu yayanlardan değilim, sabah evden çıkarken kullanırım sadece. Makyaj desen, benim için renksiz suratımla milleti korkutmamak için bir allık ve kendimi çok iyi hissediyorsam bir parlatıcıdan ibarettir. Bir yere gidiyorsam rimelim de var hani. Onun dışında zaman içinde eş dost hediyesi ve tavsiyesi ile çoğalan malzemelerim konu mankeni olarak masamda duruyor. Bana kalırsa makyajlı olmak suratıma maske takmış olmakla eşdeğer ne yazık ki. Bir an önce eve gidip nasıl lenslerimi çıkarmak istiyorsam suratımdaki tabakadan da o kadar çabuk kurtulmak istiyorum. Saçlarıma gelince, çok uzadı...
 
