Aslı'nın Günlüğü

Önce bloglar sansürlendi, sonra fotoğraf yüklemek Çin işkencesi haline geldi. Velhasıl canım Moda Mutfağına iki haftadır yeni bir haber giremiyorum. Çok çok sıkıcı. Koleksiyon son hız devam ediyor, ama bazen bir deseni oturtmak günler alabiliyor. Çok sıkıcı ! Bahar geliyor ama hava hala serin. Vitrinler şahane ama insanın canı bir şey almayı bırak bakmak bile istemiyor. Shopping Fest ile geceyarısı dışarıda olmak güzel ama eli boş dönmek sıkıcı. Kadın olmak zor zanaat. Kuaförde zaman geçirmek gerçekten çok sıkıcı ! Kayıt mevsimi malum. Doğa koleji tam bir hayalkırıklığı olmaya devam ediyor. Yetkili isimlerinden bir cevap almaya çalışmak insanı bezdirecek kadar sıkıcı. Her ticarethane gibi her şey satın alana kadar... Konu okuldan açılmışken- nereden aklına geldi demeyin, alakası var- insanın "çirkin" insanlarla muhattap olması çok sıkıcı. Belli bir yaştan sonra insanları kabul etmek, sineye çekmek, boşvermek daha kolay olsa da hala saygısız insanlara tahammül edebil...

Bu aralar sabah akşam arabada bu dinleniyor. Sesi avaz avaz açılıyor, kısık sesle eşlik ediliyor, yan etkisi, gaza biraz fazla basılıyor. Albümün en sevdiğim diğer iki parçası da aşağıda...

Japonya'daki deprem bize ders falan olmayacak. Başımıza gelen bile ders olmamışken, o mu olacak? Oradaki Nükleer felaket riski de bize ders olmayacak. İnadına yapacaklar Nükleer santrali. Kime nasıl verildiğini bilmeden, nasıl bir zeminde yapıldığına bakılmadan, ne kadar emniyetli olduğunu bilmeden. Başımıza gelen bile ders olmamışken, o mu olacak? Biz balık hafızalı bir milletiz. Kızıyorlar bunu söylediğimde ama Aziz Nesin haklı, üstümüze afiyet biraz da salağız. İyi niyetli tabiriyle kurnaz geçinen saflarız. Velhasıl bu da unutulur. Ders falan almayız. Aynı konu üzerine bir dahaki deprem haberinde yazışmak üzere...

Dünya emekçi kadınlar günümde 1 hafta önceden söylenen kar tipi uyarısını hiçe sayan karayolları sayesinde 15 dk lık yolu şanslı olduğum için 3 saatte geldim. Diğer emekçi arkadaşlar hala yolda... Teşekkürler ileri demokratik birinci dünya ülkesi şahane yönetimli yurdum...

Elimde sıcak sahlep, kulağımda Ajda Pekkan'ın 70 li yıllardan şarkıları, burnumda tarçın kokusu  dışarıdan vuran ışıkla karın yağışını seyrediyorum. Sevdicek içeride mışıl mışıl uyurken alın size huzurun tarifi...

Geçen gün benim bilgisayarı açınca anasayfamda açılan blog sayfasında " Bu siteye erişim mahkeme kararıyla engellenmiştir. " yazısını görünce panikle beni arayıp " Yine ne yazdın da siten kapatıldı Aslııı?" diye sordu. Ağlanacak halimize 5 dakika güldüm. Digitürk bahane, yeni yeni mahkemelere vermeye başladığımız blogları sansürlemek şahane ! İnatla, alan adım olmasına rağmen moda blogumu taşımıyorum ve bekliyorum. Ya sabır...