Mayıs 24, 2007

Aç olum ordan bir 35 lik...


Gülümsemeye çalışıp, çok şeyi unutmaya çalışıyor olsam da, eğlenceli bir şeyler yazıp kahkaha attığıma bakmayınız efenim. Benim de bir sürü derdim tasam var. Hatta babaanneme çekmişim, her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünür, titizlenir, insanlardan incelikler beklerim, anlayışlı olmaya çalışsam da bir an gelir alınıveririm. Kimselere belli etmemeye çalışır, kendi kendimi yer bitiririm. Her şeyi düşünmek, her ayrıntı ile ilgilenmek, muhtemel ufak problemleri düşüne taşına büyütmek insanı bir süre sonra yoruyor.

Ne zorun var, deli misin?

Diye soranlara cevabım evet, sanırım biraz var çatlaklık ben de.

Artık dişlerimi sıkmayı bırakmış olsam da hala canımı sıkan şeyler var. Biri bitiyor, biri başlıyor.

Zaten hayat da böyle geçmiyor mu?

Bugünlerde canımı en çok sıkan şeylerden biri 2 yaş krizini gerçekten ağır bir şekilde geçiren oğluşum. Dünyanın en şeker çocuğuyken birdenbire bir şeye takılıyor ve kan ter içinde kalana kadar ağlıyor. Ne denersem deneyeyim susmuyor, yarım saat kırk beş dakika ağlamadan da rahatlayamıyor beyefendi. Bu günlerde sıklaştığı için benim sinirlerim de gerilmeye başladı. Küçüklüğünde, büyüdükçe zorlaşacak dediklerinde güler geçerdim, ama doğruymuş, çocukla birlikte dertler de büyüyormuş. Şimdilerde inatçı, huysuz ve çok şımarık bir oğlum var, hani şu başkasının olsa çekemeyeceğim tiplerden. Ben her şeyi ona tane tane anlatırken, o kadar emek verir, her şeyin en iyisini ona sağlamaya çalışırken ve bir damla gözyaşına kıyamazken, bizimki bir kova ağlıyor her gün. Devamlı terlediği ve ağladığı için de öksürüğü kesilmiyor. Öksürüğü kesilmedikçe bizim ev kocakarı ilaçları, buhar makinaları ve öksürük şurupları ile dolup taşıyor. Anlatmıştım daha önce, evde de bir prof var ya. İşler daha da zorlaşıyor. İyi ki prof sabırlı. Ben en son krizde ufak çaplı bir kalp krizi geçirince en azından o elinden geleni yaptı. Ciddiyim, kollarım uyuştu sinirden, kalbim sanki fırladı, o kadar kasmışım ki kendimi, ağlaması bittiğinde her yerimin ağrıdığını hissettim.

.
Ne var ki o kadar sinirlenecek diye sorabilirsiniz, şimdi anlatırken bana da aptalca geliyor ama o an insan kendini tutamıyor. Hele, sabahın altısında kalkıp onu okula yetiştirmek için o kadar çabaladıktan sonra ağlama krizinden hazırlanamayınca.

Annem, çocuk büyütmek işte bu sebeple zordur, yoksa yedirip giydirmekte ne var diyor. Krizleri palavra olarak değerlendirip, çocuğu çok şımarttığımızı düşünüyor. Son derece sabırlı bir şekilde bize nasihatlar veriyor.

Ben de susarak dinliyorum, nasıl sesimi çıkarabilirim ki, sonuçta oğluşu benden çok o büyüttü. Ve bu sabırsızlığımla benim bir çocuk daha yetiştiremeyeceğim aşikar. Zaten eşimle muhtemel tartışmalarımızın tek sebebi çocuk yetiştirirken yaşadıklarımız olunca, bu evlilik bir çocuğu daha kaldırabilir mi bilemiyorum.

E evlilik flört ister şekerim, ben bir tanesiyle başa çıkamıyorum, Angelina 4 çocukla Bradine nasıl zaman ayırıyor anlayamıyorum, Cannes’daki meda-i iftiharımız Nurgülcüğüme sormak lazım.

Halam 1,5 yıl kadar önce bir şüpheyle gittiği doktordan kanser olduğunu öğrenmiş, telefonda bize haberi verirken ağlamaya başlayana kadar inanamamıştık ona. Erken teşhis sayılabilecek bir aşamada olduğu için göğsünün bir kısmı alınmış, önce radyoterapi, sonra kemoterapi görmüş, hastalığı yendiğinde de önce aylık sonra 3 aylık kontrollere gitmeye başlamıştı. Son 3 aylık kontrolünde, 2. ve 5. omurilik arasında bir iki gölge görmüşler, geçen cuma Emar’a girdi, yarın sonucu çıkacak. Ben doktorlardan birinin dediği gibi göğüsün bir kısmı alındığında dikilen derinin o hizada gölge yaptığına inanmak istiyorum, gönlümü ferah tutmak istiyorum ama halamda moral sıfır. Eğer yarın sonuçlar temiz gelirse, kendisine ufak bir ödül verip, benim yanıma gelecek. Gelecek değil mi? Diii!

Baba tarafımda kanser o kadar çok ki, hergün birilerinin kanser olduğu haberlerini de duydukça moralim iyice bozuluyor. Biz kadınların şu siteyi iyice okuması, en azından yılda bir kez mamografi çektirmesi ve çok mühim olan 3 testi yaptırması gerektiğini hatırlatmayı borç biliyor, benim de bir an önce bunları yaptırmam gerektiğini not alıyorum.

Aldığımız ufacık kutu evin satışını hala halledemedim. Bir sürü aksilikten sonra nihayet iyi bir emlakçıya düşmüşüz ki, işlerimizdeki pürüzleri halletti, eğer bir problem çıkmazsa yarın bu konuyu da bitireceğiz, pazartesi günü de evin satışını yapabilirsek, kocaman bir oh! çekeceğim.

.5 tane Yasin, teyzemden duyduğum göbekçi dedeye de 7 göbek adıyorum valla.

Şu katılacağım dediğim bir etkinlik vardı ya. İşte ona şirketim vasıtasıyla katıldım. Hmmm, nasıl derler? İyi halt ettim !!! Gidip direkt olarak katılsaydım kazanabileceğine inandığım tasarımlarım sanırım boşa gittiler. Zira patronumuz o kadar çalışmanın hiç birini yapmak istemiyor, duyduğuma göre beğenmediğinden değil de, şirketi yansıtmadığı için. İyi de bu serbest sanat dedikleri türden bir şey ! Hay Allahım ya !

Bunun dışında ilgilendiğim kimi konularda bir takım kurul ve etkinliklere çalışma göndermiştim. Ya çok bahtsızım yada çok yeteneksiz. Bunun cevabını bilmiyorum ama bir daha da hiçbir şeye katılmayacağımı çok iyi biliyorum.

Çok okuyan değil çok gezen bilir demişler ama ben elimden geldiğince ikisine de zaman ayırmaya çalışsam da bazen insan görmek, bilmek, öğrenmek istemediği şeylerle de karşılaşabiliyor. Etraf çok karışık, her gün insanın canını acıtan haberler var, her ne kadar yayınlanan haberlerin bir çoğuna kafamı çevirsem de, devekuşu misali onlardan kaçmak, onların var olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Şurada İzmir’den bir kardeşimiz için tutulan günlük var. Belki Ege’desiniz, belki uzaklarda, belki tatile giderken yolunuz oradan geçecektir, aramak, hal hatır sormak, uğrayıp yapabileceğimiz bir şey var mı sormak iyi olur. Zira hayatta kimin başına ne geleceği hiç belli olmaz, birbirimize destek olmazsak, nasıl yaşanılır bir dünyada?

Sevdiklerimiz sağlıklı, bizler huzurlu, ve dünya daha yaşanabilir bir yer olsun da, geriye kalan her şey gelip geçici değil mi?

Kavunlar kokulu bu mevsimde, açalım bir Ezine beyaz koyalım tabağa, bir de yaş üzüm Efe rakı. .
Civciv Orhan baba da çalıyor bugün.

Ohh misss…

30 yorum:

Lapis lazuli dedi ki...

Asli, ben bugun pek bi bilmis! gunumdeyim, hem de yazma modundayim, kizma e mi yazdiklarima, bastan soyleyeyim ;)

Bence iki yas sendrom aglama krizleri konusunda anneni dinlemelisin.
Evet iki yas sonrasi kimlik savasina giriyor, inatciliklari, tutturmalari artiyor vs vs ama bence 3 yas sendromu, 4 yas, 5 yas diye kendince gider bu sendromlar.
Yani oglus bu kadar kriz halinde sana da kriz gecirtecek coklukta saatlerce agliyorsa biraz taktik degistir, kararli ol, hayir`lari evet yapma hic bir kosulda. Ve en onemlisi oglunu iyi tanirsin, aglamaya odaklanmak yerine daha cok ilgilenecegi baska seye/konuya dikkatini cekmeye calis.
Benim cocuklarin ucunde de ise yaradi bu yontemler ;)

Kizmadin di mi ?

Halanizdan iyi haberler gelir insallah. Ben de bir testimi ihmal ettim, vicdan azabi cekiyorum.

Evet, her gun birseyler cikiyor kafaya takacak, dertlenecek, alinacak, uzulecek. Hayat boyle...Ben yine hergun cikan (cikarttigim, gormeye calistigim) iyi ,guzel , mujdeli seylere asiliyorum uzun yasamak icin :)

Bir daha hic birseye katilmama kararini sadece bugunku olumsuz moduna baglamak istiyorum, aksini dusunmek cok uzucu. Bu kadar kolay vazgecmemelisin.

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Halana çok çok geçmişler olsun ve umarım sonuçları temiz çıkar.:) O sürecin ne kadar sancılı olduğunu çok iyi bilirim.. yine de en iyisini düşünmek lazım.:)
Oğluşun için bolca sabır diliyorum.. çocuk büyütmenin anahtarı budur çünkü.:)

Nihan dedi ki...

Aslı, halana çok geçmiş olsun diyorum. Teselli olsun diye değil, zaten biliyorsundur da belki ama bu tür hastalıklar anne tarafından geçermiş onu belirteyim diyorum.
Bu kriz meseleleri bizde de çok fena, dün akşam uyuturken yaşadık bir tane, sakin kalmaya çalışmaktan mahvoluyorum. Her zaman sakin de kalamıyorum kızımla bütün gün burun buruna olunca bir yerden patlıyorum sonra da çok üzülüyorum. Bizim evlilik bir çocuğu kaldırıp kaldıramama arasında gidip geliyor şu aralar ki ben de Angelina gibi 4 çocuk isterdim hep. Ah, ah Angelina olmak varmış bu dünyada (gerçi ben Brad'i hiç beğenmem).

Aslı Cin dedi ki...

Cano,aşkolsun niçin kızayım? Burası fikirlerimizi söyleyip, düşüncelerimizi paylaşmak için değil mi? Haklısın yazdıklarında ama inan bana denedim onları da. Eskiden ilgisi başka bir yere çevrilebiliyordu, şimdi nuh diyor peygamber demiyor. Artık çaresiz kendi odasında kendi haline bırakıp 5 dk da bir gidip avutmaya çalışıyorum, avunmazsa da zorlamıyorum. Ah ne inatçı bir bilsen. Sadece yaşıyla alakalı değil, genlerinden de öyle ;)

Aman testini iptal etme.

Etkinlik konusunda umarım fikrim değişir ama zaten fikir fabrikatörü olduğum halde pek girişimci olmadığımdan birilerinin beni itip kakalaması lazım bir şeylee katılmak için. Bakalım...

Fikriminincegülü, sabır sabır ya sabır diye mırıldanıyorum zaten. Halam için teşekkürler, iyi düşünmeye çalışıyoruz, bir doktorunun onayını ve yorumunu bekliyorlarmış, bir şey mi gizliyorlar, niçin sonucu söyleyemiyorlar diye kendini yiyip bitiriyor o da. O tedavi sürecinin zorluklarını bilenler için eminim daha da korkunçtur bu süreç.

Nihan, teşekkür ederim. Bahsettiğin şeyi ben de duydum, anne tarafımda kanse dışında her hastalık var :) Üzülsem mi, sevinsem mi bilemiyorum. Tüm günü çocukla geçirmek daha da zor tabii ama en azından çalışan annelerden çok daha sabırlı olabiliyorsun, bu bende eksiklik işte. Angelina'ya gelince, daha çoook çocuk yapacakmış bir ropörtajına göre. ( Brad çöktü garibim o kadar çocuktan sonra )

BALDAN TATLI dedi ki...

Öncelikle Halana bol geçmiş olsun. En iyi ilaç moral. Ya, eskiden bu kadar kanser vakaları oluyormuydu. Ne çok arttı bu hastalık. Madem ailenizde çok fazla var bu hastalıktan kontrollerini aman eksik etme.
Oğluşuna gelince zor dostum zor. Deniyor ya hani ilmek ilmek büyüyorlar diye. Evet ilmek ilmek büyüyorlar sizden de bir çok şeyi alıp götürüyorlar. Dünyada onlardan başka alınacak tad yok bana göre. Sabır biz annelerde var çoğunlukla. Sabredip büyüyünce meyvasını alacağına inan. Tek çocuk asla düşünme. Tek olunca çok daha zor. Ben bunu en yakından bilen biriyim.Bende tek çocuğum.
Rakı ise demlenmek için süper.
Sevgiyle kal.

Benim Hayatim dedi ki...

Aslı ; Ağlama krizlerini görünce gülümsedim bu sıralar Efe'de aynı sendromda bir de kendini yere atıyor son seferinde canı acımış her halde sinirlenince içeriden yastığını getirip kendini onun üzerine atıyormuş :))
Ablam oralı olmuyorum ama içim gidiyor alışkanlık yapacak dışarıdayken kendini yerlere atacak diye çok korkuyorum diyor. Anlayacağın her evde benzer tablolar var. İşiniz çook zor.

Halana acil şifalar diliyorum. Pozitif düşünceye inanıyorum. Öyle düşünelim iyi çıksın. Civciv e bittim becerebilirsem bende siteme eklemek istiyorum.

Birde bu sıralar bir arabeskim sorma (kendim de şaşarak) yani parça cuk oturdu.

daphnevega dedi ki...

Aslıcım halana büyük geçmiş olsun. Artık erken teşhişle hemen halledebiliyorlar diye biliyordum ama demek ki uzayabiliyormuş.. Dediğin gibi artık kanser o kadar yaygın ki, özellikle de göğüs kanseri. Şaşıracaksın şimdi, benim göğsümden 14 yaşındayken bir kitle aldılar :) Anneannemi göğüs kanserinden kaybettiğimiz için çok tedbirli davrandılar, kötü bir şey çıkmadı, belki kalsaydı kötüleşebilirmiş dendi. Biz de annemle hala bu konuda kontrolleri aksatmamaya çalışıyoruz risk grubunda olduğumuzu bildiğimizden.. Her şeyin başı sağlık, yine de çok da takıntılı olmadan hayatın keyfini çıkaramaya bakmak gerek :) Oğluşla da kolay gelsin diyorum Aslıcım :)

anemon dedi ki...

aslıcığım halaya büyük geçmiş olsun.cocukların en zor evreleri sanırız bu zamanlrı ama büyüdükce dertler dahada büyüyor.banad büyüsün gör dediklerinde bu zırıltılı halinden iyidir diyorudum benim oğluşta 12 yasında ergenlik offff yanii ve insan bunca pronblemle uğrastığı zamanlr kafası bir dünya gezmek istiyor .içelim güzelleselim misali orhan babada güzel söylüyor vur dibine rakının

Aslı Cin dedi ki...

Aslı, iyi dileklerin için teşekkürler. En önemlisi sağlık tabii ki ama sabırlı olmayı öğrenerek akıl sağlığımı da koruyabilsem bir de...

Mücevher kutusu, bak sen akıllı bıdığa :) Zor , çok zor gerçekten de. İnşallah dediğin gibi iyi düşünce iyi sonuç getirir. Civcivi ve parçayı beğendiğine de sevindim.

Ayşe,teşekkürler. Aman sen de kontrollerini aksatma, gerçi bluğ çağında görülebilirmiş öyle şeyler ama ne olur ne olmaz.Sağlıklı olalım da...

Hale,teşekkürler.Ben bluğ çağını düşünüp, bu yaşta bunları yapıyorsa o yaşta ne çoraplar örecek kimbilir başıma diye dertleniyorum bile ara sıra. Zor, çok zor. Ha ha, Orhan baba herkese pek iyi geldi desene...

loungetime dedi ki...

Yazıyı okumaya başladığımda saçma sapan birileri yüzünden gözümden akan yaşlar daha kurumamıştı. Kafamı dağıtmak için blog okuyordum. Tam benlikti yani.
Öncelikle halana çok geçmiş olsun. Bizler pek kendi canımızın kıymetini bilemiyoruz galiba. Bu ara rahim ağzı kanseri konusunda ki yazıları özellikle takip etmeye çalışıyorum bende. Benim de bir yakınımda bu lanet hastalık var. Kızcağız bir yanda 2 erkek çocuğu, bir yanda bir türlü iyileşemeyen ve bütün vücudunu saran lanet hastalıkla uğraşıyor. Bir yandan da morali yüksek tumaya çalışıyor. Bunları yazarken ne kadar küçük şeyler için gözyaşı döktüğümü düşündüm ve kendimden utandım. İnsanoğlu işte
Oğluşunun 2 yaş senromunun birde 3 yaş olanı var bunu biliyor? İnan bana bu daha beter ama 4 yaşta sanki bunların hepsi dalgadan sonra ki sesizlik gibi oluyor. En azından bende öyle oldu.
sevgiler

Aslı Cin dedi ki...

Loungetime, öncelikle hiç bir şeye üzme kendini. Ne acıdır ki, biraz önce şirketten bir gen ç kızın rahim ağzı kanseri olduğunu ve bir süredir tedavi gördüğünü öğrendim, insan bir garip oluyor.

Blogunun yeni tasarımı çok iyi olmuş, ben de biraz değişiklik istiyorum. Yapacak şeyler listemde ne kadar beklerler bilemem ama bildiğim şey benim de tatil dönüşü ilk iş şu testleri yaptıracak olmam. Hatta İzmir'de de yaptırabilirim.

İyi dileklerin için teşekkürler, ben de arkadaşına acil şifa dilerim, bu hastalıktan çeken herekese de.

Sanırım bundan sonraki krizlerde bunları düşünüp sinirlerime hakim olacağım ve dediğin gibi 4 yaşı bekleyeceğim :)

denizanasi dedi ki...

ah aynı dertten ben de muzdaribim. ancak henüz oyle uzun uzun aglama krizlerine girmiyor. ama bana bagırıp hatta vuruyor ve inadından kesinlikle vazgeçmiyor. ben senin kadar sabırlı olamıyorum. zaman zaman bagırıyorum. hatta gecenlerde ( gerci istemeden oldu) ona cıkardıgı pantalonunu giydirmeye calısırkan gözüme kafa attı ! aman allahım. ne acıydı o öyle. resmen gözüm karardı ve kaşımın üstü mosmor oldu ve şişti. nerdeyse 2 hafta sürdü iyileşmesi. mosmor bi gözle dolaştım. insanlar kocamdan dayak yediğimi düşünmüştür:)
ben de " yedim, ama büyük kocamdan degil, minik kocamdan " dedim .
bu dönem de gececek. ama eminim ki gelecek de farklı sekillerde bizi zivanadan çıkaracaklar. bakalım zaman ne gösterecek :)

Blog Sahibesi dedi ki...

Aslıcım umarım en kısa zamanda halanın test sonuçları olumlu çıkarda biraz olsun için rahatlar. Tıp eskisi gibi değil. Her gün yeni bir ilerle oluyor şaşıp kalıyoruz. İnsanın başına gelmediği için bilemiyor ama ülkemizde de bu alanda çok başarılı isimler var.
Oğluşun yaşadığını yeğenim daha yeni yeni atlatıyor tabi bu konuda annesinin tavrı oldukça yardımcı oldu. Cano'nun dediği gibi kararlı olmak çok önemli. Sadece anne ve babanın değil ailecek aynı tutumu sergilemek gerekiyor sanırım. Seni de anlamak gerekir aynı anda çok fazla yük var omuzlarında. Henüz evli değilim, çocuğum da yok o yüzden tavsiyelerde bulunmak bana düşmez ama bence en önemlisi sensin. Sen kafanın içindekileri önce yerli yerine oturttuğunda herşey teker teker düzelmeye başlayacak. Dışımızda olan olaylar içimizin birer yansıması çünkü. Bir kaç aydır yazdığın postları yeniden okursan ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksın.
Sen çok güçlü bir kadınsın unutma.

Aslı Cin dedi ki...

Denizanası,sanırım bizi zivanadan çıkarmaları hiç bitmeyecek :) İşimiz zor... Sana da geçmiş olsun bu arada.

Nuray, teşekkürler. Sonuçlar haftaya kalmış, evin işlemleri de pazartesiye kaldı, neyse sonuçları iyi olsun da, geç olsun güç olmasın. Oğluş konusunda ben ve annem ne kadar disiplinli olsak da, babasının bize uymaya hiç niyeti yok, bakalım, elimizden geldiğince... % 100 düşünce gücünü hatırlattı son yazdığın satırlar bana, inanmasam da şu "Secret"ı alsam mı acaba? İnşallah dediğin gibi güçlüyümdür ve son aylarda yapmaya çalıştığım gibi her şeyi oluruna bırakmaya da bir an evvel alışırım. :)

Kirpikteki Gözyaşı dedi ki...

Merhaba Aslı,

Umarımım halanın sonuçları temiz çıkar. Allah hepimizi korusun! Dediğin gibi herkesin sıkıntıları var aslında. İnsanların içlerini açsak, baksak neler çıkacak. Umarım oğlunun ağlama krizleri bir an evvel son bulur. Çocuk sahibi olmadığım için bu konuda çok yorum yapamıyorum. Bu arada şarkı bu sıralar favorim benim. İşle ilgili sıkıntılarım var. Tam içmeliğim yani.

İyi tatiller:)

LoLa dedi ki...

selam canım
öncelikle halana büyük geçmiş olsun diyorum umarım önemli bişey değildir
oğlunun ağlama krizlerine gelince ben napardım öyle olsa diye düşündüm ben de sinirden ağlamaya başlar ana -oğul ağlardık işte:))

devin dedi ki...

Selamlar,

Halan için gerçekten üzüldüm ama bir yandan da diyeceğim ki, artık kanserden kolay kolay ölünmüyor :)
Benim hem kemiklerimde hem karaciğerimde metaztas var ve 3. defa kemoterapi görüyorum. Üzülme, kanser artık beraber yaşanacak kronik bir hastalık olarak adlandırılmaya başlandı doktorlar tarafından da. Bir şey çıksa da onu da hallederler. Zor bir süreç ama yaşanıyor işte.
Sevgilerimi yolluyorum sana.

Devin (Kedi)

Sebnem'den dedi ki...

UMARIM HALACIĞININ SONUÇLARI İYİ ÇIKAR...SENİN İÇİN NE KADAR ÖNEMLİLER ÇOK İYİ BİLİYORUM...KEREM'E GELİNCEDE...SANA KOLAY GELSİN TATLIM.İNAN BU KONU HAKKINDA 1GR BİLE FİKRİM YOK..İLERİDE OLURSA SİZİN DENEYİMLERİNİZDEN YARARLANIRIM ARTIK..KOCAMAN ÖPÜCÜKLER SANA:))

Aslı Cin dedi ki...

Sebla, sana da iyi tatiller. İyi dileklerin için de teşekkürler. Sen de işin için canını sıkma, zira ben çoook sıktım, hiç mi hiç değmiyor. Ama şarkıyı dinleyip içmek için bahane olabilir tabii ;)

Lola, haha, ilk başlarda öyle oluyor zaten, birlikte ağlıyorsunuz, sonraki evrelerde sinirlenmeye başlıyorsun. Ve bingo ! Ben bu konuda 3. devreye geçip Nirvana'ya ulaştım sanırım, şimdi gayet sakince ağlamasının bitmesini bekliyorum.

Devin, seni merakla ve bu kadar güçlü olabildiğin için de hayranlıkla okuyorum. Sen kafanda o hastalığı çoktan yenmişsin zaten, vücudundan da atacağına eminim. İnşallah halama da sana da bir kere daha o zorlu yollar görünmez.Sevgilerimle...

Şebnemciğim, inşallah. şimdi de pazartesiye kaldı.Bebek konusunda , erkeklerin askerlik anılarını anlatmaya bayıldıkları gibi, ben de hamilelik ve bebk bakımı gelişimi hakkındaki deneyimlerimi anlatmaya bayılırım. Her zaman yanındayım, sen yeter ki teyze yap beni :)

Adsız dedi ki...

Büyük geçmiş olsun. AllAh acil şifalar versin ve bir daha senin ve ailenin gözleri bulutlanmasın arkadaşım.
Bu arada senin oğluş daha yeni mi 2 yaşında oldu? Yahu Aslı. Kaç yıl oldu seninle tanışalı. Bu çocuk hala 3 olamadı gitti. Bana bak kız. Yoksa yaşın büyümesin diye, oğluşunun yaşını mı küçültüp duruyorsun sen? Ayol benim oğluş okula gidecek bu sene.
Ben yakında kaynana olcam, bu kadın halen daha lohusa hallerinde.
He sen zaten 18 yaşındaydın demi?
Seneye 17 olacan.
Kızma kız. Güldürmeye çalışıyom seni. Açmamış gül goncam benim. :)

zeynep dedi ki...

offff offff.........
orhan baba çaldı acayip efkar bastı dertsiz ev yok ki aslıcım..herkesin kendine göre öyle dertleri varki. ben de az buçuk depresyondayım. ama oğlak burcu olduğumdan sebep inatla hayata yenilmemeye çalışyıroum.
sen de yenilme..
anneannem hep der. hayat bi mücadele bi mücadele...

zeynep dedi ki...

aslıcım halana çok ama çok acil şifalar dilerim..

Adsız dedi ki...

Merhaba,blog turumda bazen sizde duraklıyorum,bu tür yaş krizlerini birkaç kere atlatmış bir anne olarak tavsiyem; kriz esnasında ne kadar üzülürsen üzül belli etme,''hayır'' daima 'hayır' olsun asla pes etme...çünkü onun güvenmesi gereken otorite bunu yapmalı,tavır değişikliğine girerseniz size güveni sarsılıyor ve çok şımarıyor.Benim kızım bu ağlama krizlerine kusmayı da ekliyordu.Gece 2'lerde beni sakin sakin halı silerken ve kızıma kusması için tepkisizce kap uzattığımı görenler delirdiğimi düşünebilirdi.Sonuç mu? Tabii ki biz kazandık , çocuğumuzda da bir travma olmadı....

elektra dedi ki...

sevgili aslı,
hakikaten şerefe deyip sana eşlik etmekten başka bir şey gelmiyor aklıma...
iyi günler gelir umarım.

Sanem dedi ki...

Noldu halanin sonucu, merak ettim?

Aslı Cin dedi ki...

Gecikmeli cevaplarım için üzgünüm ama dün oğluşu artan hapşırık ve öksürükle okula göndermedin, dolayısıyla evden ancak yorumları onaylamaya zaman bulabildim. Alerjik bir bronşit geçiriyor gibi görünüyor, bir aylık bir tedavi sonrası ilk kez olan bu rahatsızlığı tekrarlamazsa ne ala.

Aylin'ciğim daha 2,5 u yeni geççtik şekerim, geç anne oldum ( Bknz: 30 yaş ) diye sana öle geliyordur ;)Halam için teşekkürler.Yorumlarını da aç artık yahu.

Zeynep,anneannen doğru diyormuş, dert ettiğin şeyler bir rahatsızlıkla dert olmaktan da çıkabiliyormuş.Halam için de teşekkürler, ben de iyi haberler alacağımıza inanıyorum.

Betül, hoşgeldin. Ben de sakin olmaya çalışıyorum çünkü tepki verdiğimde daha kötüleşiyor herşey. Anlamaya başladı o da sanırım, her gün yeni bir taktikle umuyorum ki yeneceğim.

Elektra,iyi günlere içelim. Çin çiiin . :)

Sanem, teşekkür ederim düşündüğün için, dün akşam konuştum, prof yurda dönmüş nihayet, en geç yarın sonucu yorumlayacaklarmış, eski test sonuçlarını da istemiş halamdan, iyi çıkacak, iyi çıkacak, iyi çıkacak...

nur ayday dedi ki...

Aslı, Çocuk gelişimi konusunda çok okudum ama en sonunda ben kızıma açık ve dürüst olmaya karar verdim. Çünkü bizleri anlayabilecek kadar zeki herbiri. hatta bizimle kedi fare oynayacak kadar. Kızgınsam yaptıklarına kızdığımı yada beni yoruyorsa çok yorulduğumu ve hissettiklerimi aynen aktarıyorum. Çok etkili oldu bu yöntem benimkinde .. Kitaplardaki stratejileri sanki karnımda okuyup gelmiş benimki hiçbirini yemedi...şimdi 7 yaşında bu arada modatrendin blogunda çağrını duydum geldim .. çocuklarımızın çizimlerini mücevhere dönüştüren bir firma var ... adresi www. hairatasarim.com ... aslında dönem dönem uğrayıp okurum senin yazılarını ..phantom of the opera yazına yorum bıraktım mı hatırlamıyorum ama bırakmayı aklımdan geçirmiştim. O performansı Miami de izleme şansını yakalamıştım.. Eşim ve ben çok beğeniriz. Kızım Nil de müziklerini çok severek dinliyor .. şimdilik bu kadar diyorum ve kaçıyorum...

Aslı Cin dedi ki...

Nur, teşekkürler, bunu da deniyorum arada bir ama canı istemezse beni dinlemiyor, belki de küçüktür daha bunun için. Site için teşekkürler hemen bakacağım, bu arada blogunu da çok beğendim, ismi de harika :)

Adsız dedi ki...

Yorum yazamadıkları için maille saldıran iki tane hıyar var. Ben yorumları açarsam zırt pırt yorum yazar bunlar.Onayla felan da uğraşamam valla. Maillere bile bakmak zor geliyo artıkın. Sanaldan çekiyom kendimi yavaş yavaş.Ayyyyyy bıktım bu hıyarlardan.
BU ARADA SEN HALA 30 YAŞINDA MISIN? KIZ KAÇ SENE OLDU DEMİR ATTIN 30 YAŞINA.

Aslı Cin dedi ki...

Aylin, alemsin ya, 32 oldum ben, nerdeee... Kim niçin uğraşıyor senle anlamıyorum ama madem bıktın bari bana her zaman kullandığın ve bloglarla alakalı olmayan mail adresini ver de haberleşelim, tel değişmedi değil mi?