Size haftasonu gittiğimiz yerden bahsedecektim.
Mutfaktaki yeni maceralarımdan.
Yeni keşfettiğim şeylerden.
Ama yapamadım.
Çünkü uykusuz kaldım, üzüldüm, süzüldüm, ağladım, dua ettim, kapris çektim, evi eczaneye çevirdim, bolca çarşaf yıkadım, salonu karargaha çevirdim, ortasına da bir havuz inşa ettim.
Oğluş kreşteki dördüncü ayına dördüncü boğaz enfeksiyonu ile girdi.
Bu sadece boğaz enfeksiyonları. Bir de saymadığım diğer enfeksiyoncuklar var. Var da var.
Bir hafta önce biten antibiyotiğe inat bu hafta beter bir şekilde iltihaplandı.
Geçtiğimiz haftadan sinüz filminden, boğaz kültürüne, tüm kan testlerini de yaptırdığımız için bu darbeyi beklemiyordum ama bir türlü dinmeyen ateşle aniden geldi.
Yine bir pazar öğleden sonra.
Korku filmi ismi gibi oldu bu. Pazar günlerinden korkutuyor.
Bir de virüsten, antibiyotikten veya ateşten olması muhtemel döküntülerimiz var ki bunun için de Dr a gidip başka bir çocuk hastalığı geçirmediğini duyduk da rahatladık.
İnsan bir çocuğa bu kadar kahrolurken, ya iki tane olsaydı diye düşündüm bir ara doktor doktor gezerken.
Biri diğerine bulaştırsa, biri orada biri burada ateşler içinde yatsa, o kussa, o s..sa.
Nasıl dayanabilir insan o telaşa?
Karar verdim, birden fazla çocuğu olanların daha bir "Anne" olduğuna.
Oğluşla birlikte geçirdiğimiz üç yılın sonunda her geçen gün bir şey öğrenip onunla birlikte büyüsem de,
Deneyim kazanıp, biraz da kendimden kaybetsem de,
Ben böyle şaşkın, üzgün, bezgin ortalarda dolaşırken sadece bir "Annecik" olabiliyorum galiba...
Temmuz 31, 2007
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
18 yorum:
Lütfen kendine annecik deme, ayrıca bir çocuk bakmanın küçümsenecek bir yanı yok. Herkesin ilk çocuğu çok zor büyür, birdenbire anne olmanın verdiği heyecan ve mutlulukla, sevgisinden patlamak üzere olan bir kalbin yanında hayatında ilk defa karşılaştığın birinin tüm sorumluluğunun sende olması, hastalıklar, kalbine yerleşen endişe duyguları, yetersizlik duyguları ve bütün ilgine rağmen hasta olduğundaki acziyet, tekrarladığı zamanki acı. Bunu küçümseme. Bir çocuk daha kolay bakılıyormuş gibi gelebilir ama bunun İLK ÇOCUK olması herşeyin değişmesi için çoooookk büyük bir etken bunu unutma. Sen bir annesin, lütfen kendine annecik deme. Sen oğlunun bu dünyadan sahip olduğu ilk mükemmel varlıksın, sen ne dersen de.. Neler görse, neler yaşasa, ne heyecanlar tatsa senin yerin her zaman doldurulamaz olacak, bunun farkına varmak için yılların geçmesini bekleme.
yazını okudum da neden böyle diyorsun deme öyle olurmu :) sitem yetememezlik sezdim yazından umarım yanlış anlamışımdır ama oğluşunla beraber büyüme konusunda haklısın sanırım ilk çocukta insan hep böyle hissediyor çoğu yazan annelerden anladığım kadarı ile :) sevgiler canım
ah aslı, o nasıl söz öyle? ne demek annecik? anne, anne.
yüreğin acısı bir de ayrı iki de ayrı üç de ayrı olur mu? acı hep aynı acı.
daha önce de yazmıştım sana. bak sen beni dinle, tabii doktoruna kulak ver o başka. ama ben aynen bu tabloyu yaşadım oğlumda. bademcik gitti, sorun bitti.
yaaa, çok üzdün beni yazdıklarınla. deme öyle annecik falan. anne, anne...
Aslıcım, Allah yardımcın olsun. Annecik değil de, acemi anne olduğundan tüm bu telaşların. Merak etme sen, o zamanla sana herşeyi öğretecek. Zamanla bunlar hayatın rutini haline gelecek. İkinciyi daha rahat büyüteceksin emin ol. Birinciden öğrendiklerinle. Çok çok geçmiş olsun. Öperim ben o kocaman gülüşlüyü.:))
Aslı, çok geçmiş olsun kuzucuğa..
Tanımlamalarımız ne kadar benziyor, ben de bir çocuk sahibi almayı her zaman "part time annelik" diye tanımlıyorum, 2 çocuk sahibi olmak ise "full time annelik"..
hatta hala bir profesyonel işde çalışabilmenin bile sırrının part time annelikde yattığını düşünüyorum, çocuk ikiyse, anne eve.. marş marş!!..:))) (yapabilenlere de bi sözüm var, helal olsun valla..:))
Minik patikler, belki haklısın yazdıklarında. İlk çocuk farklı oluyor, şimdi ikinci olsa en azından bir çok şeyin nasıl yapılacağını daha iyi biliyorum ama bu kendimi yetersiz hissetmemin sebebi anırım çalışıp çocuğumla yeteri kadar deneyim kazanamamam. İlk 3 yaş çocuğa sadece anne bakalı diyorlar ya, haklılarmış. Biz de anneanne deneyimini geliştirdi anlaşılan...
Eda, haklısın bu aralar hastalıklardan o kadar çok bıktım ki öyle hissediyorm, umarım geçer...
Elektra, araştırdık onu, 4 ünü doldurmasını istiyorlar, bizimki bir kaç ay sonra ancak üçü dolduracak. Ama şu antibiyotik bitince 3 hafta etkili bir penisilin varmış, onu deneyeceğiz bir kaç doz. İnşallah alerjisi çıkmazsa... Peli annecik demeyeceğim artık ;)
Fikriminincegülü, iyimser arkadaşım, bu ruh haliyle bana ikinciden mi bahsediyorsun :))) İnşallah diyeyim şimdilik, inşallah dediğin gibidir...
Karamelize, benim de kastettiğim bu işte. Belki moralim bozuk diye biraz haksızlık yapıyor olabilirim ama sanıyorum bir çocukla çok çocuk arasında dağlar kadar fark vardır. Helal olsun dediğin insanlardan bir arkadaşım var, ama hiç de kolay olmadığını söylemeliyim.
Aslıcım, deme öle..sen en azından cesaret ettin ve dünya tatlısı getirdin dünyaya..biri ikisi aynı..annesin ya anne..dahası var mı?
PS- bende boş gezenin boş kalfası
Tanya, yanlış anlaşılmak istemem, bir çocuk anneleri anne değil demiyorum, ben kendimi bazen yetersiz hissediyorum, ve düşünüyorum o zaman, ben bir tanesiyle layığıyla baş edemiyorken daha çok çocuğa bakanlar ne yapsın. Bilmiyorum belki benim gibi mükemmel olmaya çalışıp kendilerini üzmüyorlardır, kimbilir.
Ps: Boş gezenin boş kalfalığının tadını çıkar, sonrası malum :)
Hiç de öyle değil! Okuduğum ve anladığım kadarıyla çok iyi ve ilgili bir annesin. 2 çocuk konusunda haklısın. Bir de ikiz olduğunu düşünsene! Benim ikiz olma ihtimali var:) Hep diyorum:"Allah kaldırabilecek olana versin!" diye. Etrafımda ikiz çoocuklar var. İkisi birden:"Anneee" diyorlar. Allah herkese kolaylık versin. İnşallah hastalıklar ve sıkıntılar azalır. KOcaman öptüm seni güzel anne:))))
Çaresizlik insanı böyle konuşturuyor Aslı. İlk yuva senesi feci olur, sanki bin türlü mikrop gelir ve benim yavrumu bulur diye düşünür insan. Malesef çocuklar hastalandığında çok çaresiz kalıyoruz, elimizde antibiyortikle dolaşmaktan başka bir şey yapamaz hale geliruz. İnan gelecek sene biraz daha kolaylaşacak herşey, oğluşun mikroplardan değil, mikroplar ondan korkacak. Azıcık sabır, bir de şu buhar makinaları var, onları hiç denemişmiydin, denemediysen bir araştır derim.
Şu birden fazla çocuk meselesine gelince bence ikincisinde de aynı şeyleri yaşıyorsun ama birincisinde nereye kadar çözüm bulabileceğini öğrendiğin ve superanne olamayacağını gördüğün için biraz daha sabırlı oluyorsun bence.
Oğluşa ve size çok çok geçmiş olsun diyorum.
Aslıcığım,
Çok geçmiş olsun.
Çocuğun her sıkıntısı annenin kalbini aynı acıtır. İkisi, üçü yok ki bunun...
Ana rahmine düştüğü andan itibaren ona "çocuğum" diyor,onun ismiyle bile için titreyebiliyorsa annesin. Anneciği, ötesi, berisi yok bunun.
Hissettiklerin sanırım sevgili oğlunun sıkıntısına derman olamamaktan, çaresizliğinden..
Mimi hastalandığında-ki bu çok sık olur- içimin katıldığını hisseder, çaresizliğimden deliye dönerim. Sonra hep şu gelir aklıma:
Evet bu hastalıklar çok kötü, tekrarlaması daha da kötü. Ama çocuklar bu hastalıklarla büyüyecekler. Yeter ki çocuklara hiç yakışmayan başka şeyler olmasın...
Sevginle onu en kısa zamanda iyleştireceğinden eminim.
Sevgiler
İpek
annecik mi deli misin sen?
Herşeyi hakkıyla yapıyorsun valla. Senin bu yazılarını saklayıp ilerde çocuğum olunca gün gün okumayı düşünüyorum valla...
Geçmiş olsun oğluşuna, sen de üzme kendini hastalık sonrası gülümsemelerinin keyfini çıkar.
Sevgileeer
valla hisseyatını değiştirmeye çalışmayacağım. Ben de tanya gibi boş gezenin boş kalfası olduğum için bunları anlamam. Kafam ermiyo. Bir tek köpeğim varken, ha bir ha iki diye düşündüğüm çok olmuştur... Ama gel gör ki hastalansın.. amanın... ikincisi iyi ki yok diye şükretmiştim. Neyse insanlara döneceksek, iyi ki bir ablam var diyorum. Kardeşi olmayanlarda iyi ki kardeşim yok diyor. Ne diyeyim ne bileyim. Yorum yapıyorum - NOT - işte :)))) Önemli olan kendini bu kadar üzmemen. Çok geçmiş olsun tabii ki. Ama doğaldır bunlar. çocuklar hastalanır... Umarım en kısa sürede normal düzenine dönersiniz. Oğluna yeniden milyon kez geçmiş olsun.
çok geçmiş olsun. ben de haftaya artık tam gün bırakacağım. üstelik bu defa gideceği farklı bir yuva olacak. cidden nasıl olacak diye çok korkuyorum.
çok çok geçmiş olsun.
Biz de aylardır çekiyoruz biliyorsun. Bahsettiğin döküntüler bizde de oldu. Alerji uzmanına gittik. Alerjik olduğunu söyledi doktor. Geçirilen enfeksyonlar tetikliyormuş. Verdiği ilaçlarla hastalıklardan, öksürük ve burun akıntılarından kurtulduk sonunda. Bir de alerji uzmanına danışın, belki çözüm bulabilir.
seni ne kadar yıprattığını çok iyi anlıyorum. umarım en kısa sürede sağlığınıza kavuşursunuz.
sevgiler
Sebla, teşekkürler desteğin için :)
Çocuk gibi, teşekkür ederim, biliyorum ilk sene zor olacaktı ama bu kadarını beklemiyordum. Buhar makinalarını ise denedik...
İpek, haklısın hep o hatırımda zaten, daha beteri olmasın.İnşallah bir gün sağlıkla büyüdüğünde bu günleri haırlayıp gülümseyeceğiz.
Zeya, evet yazılarımı saklayıp benim gibi şaşkın bir anne olmamak adına tersini yap , haha !
Verda, teşkkür ederim, bir kulağımda çocuklar hastalanır sözü var ama inan bana ateşlendi mi diğer kulağımdan uçup gidiyor. Moralim sıfır aslında, yarın ateşleneli beşinci gün olacak ve hala tamamen kesilmedi ateş.
Denizanası, sana kolaylık ve şans diliyorum. Ame zaten çocuklarla daha önce içiçe olduğuna göre herhalde çok zor geçirmezsiniz bu dönemi, inşallah...
Bkaya, danışacağım aklımda ama bizim kanda alerji testleri temiz çıktı pek fazla ipucu da yok olacağına dair. Sorun şu ki oğluş bu kadar bakıma karşın kansız ve hastalandığında vücudu baş edemiyor, o sebeple her mikroba açığız özellikle de boğazında yakalanıyor ne yazık ki... :(((
Asli cok buyuk gecmis olsun... caninin acisini anlayabiliyorum.. umarim oglun en kisa surede iyilesir..
Nym, çok teşekkür ederim, iyi olacak, tüm kalbimle inanaıyorum.( İnanmak istiyorum )
Yorum Gönder