Hayat garip. Kızlarla sohbet ve şarap arası, tam da İstanbul'a İzmir'e gidişlerimizi konuşurken alt yazı geçiyor uçak faciası ile ilgili. Tüm gün bir yerlerdeymişiz, haberimiz yok. Lost izlemeyi severiz ama işin içine gerçekler girince korkarız. Korkmamak elde mi? Zaten son zamanlarda mailler dönüyor, havayolları deve kesenlerin eline geçtiğinden beri eskisi gibi güvenilir değil diye. Gel de güvenip bin şimdi. Kevin Costner'lı reklamı bırak, bir yanıma Brad bir yanıma Sawyer'ı oturtsalar kaç yazar?
Burada günler tembel. Oğluş sömestre tatilinde. Evde sıkılıyor, bir de üzerine üşütmüş, tam evlere şenliğiz. Elimden geldiğince bir yerlere götürüyorum bu arada.
İyi haber karnenin iyi gelmesi. Artık ingilizce cümleler kurmaya başlıyor.
Evde zaman geçirmeyi seviyorum. Yarın belki de evden çalışabileceğim bir iş için mail atacağım. Bu arada bir kaç Türk arkadaşla daha tanıştım. Yavaş yavaş anlaşabileceğimiz arkadaşlar tanımaya başlıyoruz, ama birbirimizi tanımamız zamana alacak tabii, arkada bıraktığın arkadaşlıklar gibi olabilir mi? Herkes o kadar farklı ki ! Tanımak için zaman ve emek harcıyor insan, en yakınındaki isimleri bile ancak tanıyabiliyorsun. Yani yine herşeyi zaman gösterecek.
Bu arada kalori hesaplama iyi gidiyor. Bu hafta tam olarak uygulayamasam da pilates de faydalı, haftaya okul başlayınca yogaya devam.
Bir de moda haftaları var takip etmeye çalıştığım.
Şimdilik bu kadar...
Şubat 26, 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Aslıcım,
THY güvenilir değil..develer kesiyor..Kevin Costner bilirsin tüm parasını kendi filmlerinde batırdı...e o zaman ikisinin uğursuzlukları güşlerin birliği yapmış ola.bilir mi diye düşünüyorum ben.
Reklam da kalktı ha bu arada..
Öptüm
Ah Tanyacığım ben biliyorum neden, bir deve az geldi, bir düzine kesmeliydik :)
Yorum Gönder