Mart 31, 2009

Sabun köpüğü filmler

Küçümsememek lazım tabii, biliyorum. Nitekim bu romanlar, yada filmlerin çoğu, benim diyen bir çok filmden çok daha iyi gişe hasılatı yapıyor. Onu bir yana bırakırsak sadece sponsor firmalardan bile kar ediyorlar. Bizi de eğlendiriyorlar.

"Sex and the city" geçen yıl şöyle bir izlediğim, tamamına bir türlü kendimi veremediğim, çünkü film olarak abuk bulduğum ve hakkında yazmaya değer bulmadığım bir filmdi.

Ama saygı göstermemiz gereken bir şey varsa, o da bir kadın için rüya gibi sahneler içermesi ve bunu bize usulca pazarlama dehası bir üslupla aksettirmesiydi.

Hala izledikçe Carri'nin sahip olduğu tüm tasarımlara sahip olmak istiyor, ve o sahnelerdeki bazı şeylerin asla asla asla modasının geçmeyeceğini düşünüyorum.

Her zaman derim, Tarz satın alınamaz, ama parayla çok tarz şeyler alınabilir. Bu film de bunu gayet güzel kanıtlıyor.

Gelelim Bir alışverişkoliğin itiraflarına. Hayal kırıklığı. Daha önce moda mutfağında fotoğraflardan yola çıkarak Isla Fisher'ın Carrie 'ye rakip olamayacağını ( Bu laf da yemekteyiz programından sonra daha bir itici oldu) yazmıştım. İzleyince daha da emin oldum. Allahım ne gereksiz bir filmdir bu !

Yukarıdaki sözüme cuk oturuyor bu film...

Ve konusunu çok eğlenceli bulup, oğluşla izlediğimiz film " Bed time stories" Gerçekten de eğlenceli bir film. Adam Sandler'ı zaten severim.

Çocuğunuzla izlemenizi tavsiye ederim...


Hiç yorum yok: