Hayal gücü gelişiyor. Her şeye meraklı. Her şeyi yapabileceğini zannediyor. Aslında artık bir çok şeyi de yapabiliyor. Bana ingilizce bilmediğim bir kelimeyi söylediğinde, yüzme hocasından öğrendiklerini bana satmaya kalkıştığında, her ukalalığında güldürüyor beni. Hele mantık yürütmesi.
Dün mısır patlatırken " Sıcaktan mısırların popoları yanıyor, o yüzde zıplıyorlar " dedi, çok güldüm.
İnsanın çocuğu olunca her şey bir mucize gibi. Gülecek çok şey çıkıyor. Eee bu durumda bir önceki yazımda bahsettiğim göz kırışıklıklarımı engelleme şansım da kalmıyor...
Mayıs 22, 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
Ne kadar şanslısınız. Allah mutluluğunuzu bozmasın.
Çocuklar gerçekten muhteşem :) Bazen keşke hep kalsalar kalabilsek diyorum
yaşlanmak yaş almakla olmuyorki ruhunla hissettiğinle alakalı bende 30 küsürlü yaşlarımı yaşarken kendimi en iyi hissettiğim dönemdeyim o yüzden hiçbir yaşımı sevmediğim kadar seviyorum bu 30 lu yaşları,şimdi her mısır patlattığımda senin oğluşu hatırlayacağım :)))ömrü uzun ve sağlıklı olsun...
:) Amin...
Yonca, hep o kadar saf olsak değil mi?
Heidi haklısın tabii, yaş almak yaşlanmayı gerektirmiyor. Ama beden ruhtan önce yaşlanıyor ne yazık ki...
Yorum Gönder