Can sıkıcı.
Belki de bu sebeple kafamdakileri yazmak istemiyorum. Kafamın içinde hoş konular yok ki kağıda da onlar dökülsün.
Neşelenmek için Twitter'da 24 saat mutlu mesut yaşayan, spordan çıkıp film izleyen, oradan yemeğe gidip alışveriş eden, "Dün akşam Plazmada izledim, Blackberry imden de yazmıştım ya, hemen ertesi sabah Jeepimin arkasına alıp attım" diyerek pembe dizi başrollerini canlandıranları izliyorum sessizce.
Yok o bile güldürmüyor artık beni.
Belki de insanlar bunca rezilliği, cehaleti, ve sefaleti çekerken başka insanların bu umursamaz tavırları, bu kast sisteminde yaşarmışçasına yazdıkları beni kızdırıyor artık.
Görgüsüzlük Özal döneminde komikti, artık değil.
Belki hayatın pespembe olmadığını öğrendiğimden beri çok fazla şey inandırıcılıktan uzak, ama tatsız bir masal gibi geliyor kulağıma.
Belki de ben fazla kırılganım, relax olmalı, bencil olmalı, umursamamalı, arada bir ancak kendimi kötü hissettiğimde ona buna yardım edip vicdan rahatlatmalı , off ne kadar iyiyim, ne kadar şekerim ne kadar mükemmelim diyerek daha da mutlu olmalı.
1 mayıs fakirin fukaranın işçinin bayramı diyerek Taksim trafiğine girmemeli. Tüh ya, bilmemne kafeye de o gün gitmemeli...
Çünkü sen şehzadenin sol... tövbe tövbe...
Nisan 29, 2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
5 yorum:
Bazen bende cok kiziyorum gereksiz surda kaldim buraya gittimlere bunu aldim kimin umrunda sen onu kimin icin aldin kendin icin mi yoksa bunlari yazabilmek icin mi!! Gorgusuzluk ve fakirlik ayni anda hizli yukseliste korkuyorum artik orta sinif kayboldukca kultur seviyesi dustukce ne olucak bu ulkenin hali!!!
Zuzu, tabii ki hepimizin bir yaşam standardı var, tabii ki yaşayacağız, arada hoşumuza gidenleri yazacağız, ben bunları okumaktan keyif alıyorum ancak bunları abartmak, gösteriş yapmak, ukalalık taslamak hoş değil.Biraz empati bekliyorum belki de. Dediğin gibi abartanlar da var tabii, bir tek tuvaletteki hallerini çekip koymuyorlar :) Neyse ki :)))
Yok yalnis anlasilmasin Asli'cim ben de severek okuyorum o yazilari ama bazen o kadar abarttan arkadaslar oluyor ki onlar icin soylemistim :D Neden bilmiyorum amam genelde bu durum twitter icin gecerli. Sanirim 140 karakter olunca marka direk one cikiyor ve bir sure sonra rahatsiz edici boyuta geliyor :)
Siir'teki aile şikayetçi olmaktan vazgeçmiş, çocuklar serbest bırakılmış diye duydum. E tabi kanunlar ile de şikayetçi olsalar dahi 2 ay sonra sokakta olacaklarını biliyorlar, kan davası, adam kanunlar yerine intikamını kendi alacak (ben böyle düşünmeyi yeğliyorum, ne kadar kötüyüm ama öyle olmasını istiyorum sanki), yani gerçekten şikayetlerini aldıklarını düşünmek istemiyorum.
Eltim baroda çalışıyor, 2 gün önce avukatın teki genç bir kızı ağlaya ağlaya baroya getirmiş, kız tacizciden şikayetçi olmuş, ailesi ile, adamın cezası 3 ay verilmiş, 3 ay sonra sokakta!!!
Bunları blackberryimden ya da i-phonumdan twitliyim mi acaba?
Zuzu, yok sana hak veriyorum sonuna kadar. Öyle ki bunun konusu geçtiğinde geçenlerde, bakalım ilk kim iç çamaşırının markasını fotoğraflayacak diye geyiğini de yaptık ( Aramızda kalsın daha fazlasını bile koyabilirler :) Hiç şaşırmam.
Sudiş, kendi aralarında halletmiş onlar. Yani her nevi sapıklık, ensest, bırak dini örfü adeti, insanlığa sığmayacak her şey kendi aranda yapınca meşru yani. Rezillik paçalarından akıyor...
Yorum Gönder