Ekim 18, 2012

Believe!

Nasıl bir yoğunluk olduğunu anlatamam size. İşler çok yoğun. Tamam keyifli ama akşamüzerine doğru kafam o kadar yoğun oluyor ki, adımı hatırlayamaz hale geliyorum neredeyse.

Tabii bir yandan can oğluş var ki, büyüdükçe dertleri de büyüyor. Olsun...

Bugüne kadar koca bir adam olan oğlum, nihayet bir çocuk olduğunu hatırladı. Ama bu defa da o kadar oyuna vurdu ki kendini, şimdi de dersleri sallıyor. Geçtiğimiz günlerde İngilizce sınavından ilk kez 75 alınca, sınıfta ağlamış, ben çok kötü puan aldım diye. Bugüne kadar çabasız her sınavı doksanküsürlerle bitirince yetmişler ona kötü göründü. Akşam anlattım ona kötü bir puan olmadığını, ama tabii ki çalışırsa daha iyisini de alabileceğini. Ya kitap kurdu oluyor, ya arkadaş delisi. Nasıl ortasını bulacağız bakalım???

Şimdi 10 gün İzmir'e kaçıyoruz. Oğluş bir iki gün okula gitmeyecek, eşim zaten tatil, ben de izin aldım. Ailemizi, sevdiklerimizi göreceğiz, bir kaç gün Marmaris'e kaçacağız. Mis !
Çok iyi gelecek inanıyorum. Dinlenmeye, eğlenmeye ve dahası İzmir havasına çok ihtiyacım var. Dönüşte yine koşturmaca. Ama bu sefer disipline sokacağım birilerini. Ertelediğimiz, ara verdiğimiz spor, piano başlayacak, öyle her akşam arkadaşlarla buluşulmayacak, ve bir çizelge yapılacak.

Bu çizelgeyi bir arkadaşımıza pedagogları önermiş. Bizimkisine böyle bir öneri yapılmamıştı, zaten kurallara körü körüne bağlıydı. Ama şimdi büyüdükçe gerekiyor.

O gün içinde yapması gerekenleri yaptıkça bir kumbarada para birikiyor, ve hak ettiği para ile istediğini alabiliyor. Yaptıkları da zamanla alışkanlık halini alıyor.

Canım büyüdükçe ve yeni bir çok şeyle yüzleştikçe yine iyi idare ediyor. Yeni bir okul, zorlaşan dersler, üzerine Bilsem'de başlayan dersler. Resime çok düşkün bu aralar. Piano ve bu sene seçeceği spor da biraz olsun eğlendirecek onu. Geçtiğimiz yıllarda tanıştığı sporlardan sonra ilk kez futbolla ilgilenmeye başladı. Bu sefer zaman yok diye satrancı bıraktı, ama her akşam evde oynuyor.

Ona elimden gelen her konuda destek olmak istiyorum. Soruyorum. İstediği ne ise ona yönlendiriyorum. Öğrenince ve ilgisini başka bir şey çektiğinde onu araştırıyoruz, benim için her ne kadar tüm bunlara yetiştirip koşturmak, zaman zaman işten çıkıp yetişip tekrar işe dönmek, akşam ancak 11 den sonra dinlenebilecek olmak zor olsa da , bu yaşta ne öğrenirse ne ile zenginleşirse kar olduğu için bu ilgisinin çeşitliliğine de mutlu oluyorum.

Çocukların büyümesi başlı başına büyülü bir şey. Bir gün bakıyorsun küfrediyor kendi kendine söylenirken. Şaşırıp kalıyorsun. Bir gün arkadaşlarıyla bağlılığına şaşırıyorken, bir gün espri yeteneğine hayran kalıyorsun. Aklına gelmeyecek fikirler üretiyorlar. Hayalleri inanılmaz. Bir gün bakıyorsun içinden gelmiş, işe yetişecek anne babasına kahvaltı hazırlamış. Bir bakıyorsun okuldan gelip kapıyı açıp içeri girecek, ödevlerini yapacak hale gelmiş.

Sadece boy atacak değil ya.

Her gün değişiyor.

Ne kadar çok şey bilirse, ilgilenirse, ne olacağına inanırsa, o olacak.

Ben ona inanıyorum.

Yeter ki o da kendisine inansın...


Hiç yorum yok: