İlk gün
Sabah 08,45
Şimdi Yasmin hanım, bütün belgeler ve test sonuçları burada, şurada nevresimler ve yastıklar var, burada da sırt çantası. Oraya bilinmesi gerekenleri yazdım. Peynir yemez, doyarsa zorlanmaz yeter der, yoksa çıkartabilir yediklerini. Haa bir de çok sıvı alır, bardağa alıştırıyoruz ama yatarken taze sıkılmış meyve suyu içer biberonundan, ben biberonlarını da koydum çantasına. Bir de paylaşım günleri için kinder çikolatalar attım çantaya, defteri de orada öğretmeni yazar ihtiyaçlarını.
Sabah 09,00
Oğluşum by bye, akşama görüşürüz. ( Bak işte bırakıverdim çocuğu, acaba ağlayacak mı, ama içerideyken ben hiç ağlamadı, çok ağlarsa ararlar beni değil mi, ayakkabıları da biraz büyük mü geldi ne, inşallah takılıp düşmez bir yerlerden, bir büyük sınıfın Legolarını sevmişti gezmeye geldiğimizde, minikler sınıfı neler yapacak acaba, bu arada öğlen yemekte ne var ki?)
Sabah 10,00
( Arasam mı acaba, yok yok hemencecik aramayayım, annemi arayayım iyisi mi, babası da aramış sormak için, yoksa onu mu arasam, yoksa okulu mu arasam?)
Öğlene doğru 11,00
Aloo Yasmin hanım yok mu? Hmm, yoksa sonra ararım, ben mi? Ben Kerem’in annesiyim, yeni başlayan. Yok öğretmen hanımı rahatsız etmeyelim, sonra çocuklar uyuyunca ararım ben.
Öğlen 12,00
( Aramama bir saat kaldı)
Öğleden sonra 01,00
Anne sen aradın mı? Yaa, öyle mi? İyi miymiş. Hmmm. Herneyse ben de ararım şimdi, hıhı sorarım, çok meraktayım.
01,30
Öğretmen hanım merhaba, uyumadı mı daha? Yaaa demek yatmamak için ağladı, biberonunu mu verdiniz. İyi iyi, dinliyor değil mi sizi? Kahvaltı etmedi mi, ben ettirmiştim zaten evde. Demek katılmadı oyunlara, dans etmeye mi katıldı, o da bir şeydir. Öğle yemeğini yedi demek, neyse siz defterine yazın bir zahmet, bakarız akşama, teşekkürler.
01,45
Aaa Yasmin hanım söylemeyi unuttum, gerçi vermiyoruz demiştiniz ama bizimkine hazır meyve suyu vermeyin, onun yerine su verirsiniz, midesi ekşiyor, benim de ekşir zaten, ırsi herhalde. ( Yalaaan, o iğrenç hazır meyve suyu taklidi kimyasalları içmesine gönlüm razı değil. )
01,55
Anne akşamüzeri gelince oğluş Danonelerini unutma emi? Balık yağını da veremedik bugün, özlemiştir, Baby tv de seyretsin, ararım ben sizi zaten saat 5 te.
02,00
(Uyuyor mudur acaba?)
03,00
(Saatler geçmiyor , kalkmış mıdır acaba?)
04,00
( Üfff, gün geçmiyor, bir şeyler yedi mi akşamüzeri acaba?)
04,45
( Telefon cvp vermiyor, servis geç mi kaldı?)
( Acaba?)
04,50
( Hala cevap vermiyor?)
04,55
( Hah, telefon meşgul, babası mı arıyor ki?)
05,00
Aaaa, anne nihayet!!! Geldi mi? Nasıl? İyi mi? Bir şey yemiş mi? Eee öğretmeni ne yazmış? Ne yediğini yazmamış mı? Anne arayıp öğren lütfen, ya akşamüzeri bir şey yemediyse? Keyfi nasıl? Verir misin konuşayım? Annecim??? Nasılsın? Na’aptın okulda? Yaaa. İyi bebeğim, ben geleceğim birazdan, öpüyorum byeee!
Şimdi Yasmin hanım, bütün belgeler ve test sonuçları burada, şurada nevresimler ve yastıklar var, burada da sırt çantası. Oraya bilinmesi gerekenleri yazdım. Peynir yemez, doyarsa zorlanmaz yeter der, yoksa çıkartabilir yediklerini. Haa bir de çok sıvı alır, bardağa alıştırıyoruz ama yatarken taze sıkılmış meyve suyu içer biberonundan, ben biberonlarını da koydum çantasına. Bir de paylaşım günleri için kinder çikolatalar attım çantaya, defteri de orada öğretmeni yazar ihtiyaçlarını.
Sabah 09,00
Oğluşum by bye, akşama görüşürüz. ( Bak işte bırakıverdim çocuğu, acaba ağlayacak mı, ama içerideyken ben hiç ağlamadı, çok ağlarsa ararlar beni değil mi, ayakkabıları da biraz büyük mü geldi ne, inşallah takılıp düşmez bir yerlerden, bir büyük sınıfın Legolarını sevmişti gezmeye geldiğimizde, minikler sınıfı neler yapacak acaba, bu arada öğlen yemekte ne var ki?)
Sabah 10,00
( Arasam mı acaba, yok yok hemencecik aramayayım, annemi arayayım iyisi mi, babası da aramış sormak için, yoksa onu mu arasam, yoksa okulu mu arasam?)
Öğlene doğru 11,00
Aloo Yasmin hanım yok mu? Hmm, yoksa sonra ararım, ben mi? Ben Kerem’in annesiyim, yeni başlayan. Yok öğretmen hanımı rahatsız etmeyelim, sonra çocuklar uyuyunca ararım ben.
Öğlen 12,00
( Aramama bir saat kaldı)
Öğleden sonra 01,00
Anne sen aradın mı? Yaa, öyle mi? İyi miymiş. Hmmm. Herneyse ben de ararım şimdi, hıhı sorarım, çok meraktayım.
01,30
Öğretmen hanım merhaba, uyumadı mı daha? Yaaa demek yatmamak için ağladı, biberonunu mu verdiniz. İyi iyi, dinliyor değil mi sizi? Kahvaltı etmedi mi, ben ettirmiştim zaten evde. Demek katılmadı oyunlara, dans etmeye mi katıldı, o da bir şeydir. Öğle yemeğini yedi demek, neyse siz defterine yazın bir zahmet, bakarız akşama, teşekkürler.
01,45
Aaa Yasmin hanım söylemeyi unuttum, gerçi vermiyoruz demiştiniz ama bizimkine hazır meyve suyu vermeyin, onun yerine su verirsiniz, midesi ekşiyor, benim de ekşir zaten, ırsi herhalde. ( Yalaaan, o iğrenç hazır meyve suyu taklidi kimyasalları içmesine gönlüm razı değil. )
01,55
Anne akşamüzeri gelince oğluş Danonelerini unutma emi? Balık yağını da veremedik bugün, özlemiştir, Baby tv de seyretsin, ararım ben sizi zaten saat 5 te.
02,00
(Uyuyor mudur acaba?)
03,00
(Saatler geçmiyor , kalkmış mıdır acaba?)
04,00
( Üfff, gün geçmiyor, bir şeyler yedi mi akşamüzeri acaba?)
04,45
( Telefon cvp vermiyor, servis geç mi kaldı?)
( Acaba?)
04,50
( Hala cevap vermiyor?)
04,55
( Hah, telefon meşgul, babası mı arıyor ki?)
05,00
Aaaa, anne nihayet!!! Geldi mi? Nasıl? İyi mi? Bir şey yemiş mi? Eee öğretmeni ne yazmış? Ne yediğini yazmamış mı? Anne arayıp öğren lütfen, ya akşamüzeri bir şey yemediyse? Keyfi nasıl? Verir misin konuşayım? Annecim??? Nasılsın? Na’aptın okulda? Yaaa. İyi bebeğim, ben geleceğim birazdan, öpüyorum byeee!
.
Gün böyle geçti.
. Oğlum birdenbire büyüyüverdi.
.
Bu sabah kreşe servisiyle gitti, arkadaşlarının yanına oturttular, bana gülümsedi, el salladım ona ve arkadaşlarına, gitti. Eve geri çıkmak için asansöre bindiğimde, şarkı sanki bizim için çalıyordu, yeni bir filmin son sahnesi gibi, gözlerim yaşardı, kapıyı açtığımda içimde, sanki yepyeni bir filme başlamanın heyecanı vardı.
.
İnşallah tüm filmleri mutlu sonlarla biter...
Dip not: Kerem bey, ilk gün okuldan servisle gelmiş, anneannesinin elinden tutup arabadan inince arkadaşlarına el sallamış, okul güzelmiş, kafadan atıyor olabilir ama bir arkadaşının adı Berk’miş, yine gidecekmiş.
Dip not: Kerem bey, ilk gün okuldan servisle gelmiş, anneannesinin elinden tutup arabadan inince arkadaşlarına el sallamış, okul güzelmiş, kafadan atıyor olabilir ama bir arkadaşının adı Berk’miş, yine gidecekmiş.
.
Dip sos: Oğlum büyüdü ama biliyorsunuz bir bebek kızımız var, fotoğrafını merak edenlere işte, narin çelimsiz, çirkin kızımız…
.

Yorumlar
BU KADAR EVHAM YAPMAYINIZ!.GÜLBEN ERGEN'İ GEÇTİNİZ.:)
BENCE KEREM ÇOK SEVECEN BİR ÇOCUK VE KREŞLE,ARKADAŞLARINLA ÇOK İYİ UYUM SAĞLAYACAK.AMA ANNE OLUNCA EMİNİM BENDE SENİN GİBİ EVHAM YAPIP HATTA DAHA FAZLA ABARTIP CINGAR BİLE ÇIKARABİLİRİM..
AYRICA KIZINIZ PEEK GÜZEL..BACAKLARI BENİM BACAKLARIMA BENZİYOR ANNESİ....:)KÜÇÜK KIZINIZ DA GÜZEL GÜZEL BÜYÜSÜN...OĞLUŞTA...
Dila, haha! E ben de babamın kızıyım ama insan oğluş annesi olunca birden bire kayınvalide sendromuna mı yakalanıyor ne?
Tanya, çırpıbacak koyalım diyorum şimdilerde, baksana şunun çelimsizliğine. O kadar sabırsızım ki gidip görebilmek için :) Evde eğitim mi? Hmm, o değil de, hani şu teknede çalışıp dünyayı dolaşarak okuyan çocuklardan olmasını isterim. Bu kadar pimpirikliğe sen ha diyebilirler ama ayaklarının üzerinde durmayı öğrendiğini görürsem, ortaokulu bitirir bitirmez trenle avrupa seyahatine bile gönderirim.
Sabrından dolayı seni tebrik ediyorum.
Okullu yaşam başladı hadi bakalım hayılısı...
Sevgiler :)
Ama Asliiii Bu baby baby cici yavru cok guzel yaa.. cok cok guzel allah sahibine bagislasin, cok sevdim kendisini ismi ne??
Elmacığım, sizin küçük bey bizimkinden önce başladı, artık kıdemli öğrenci olmuş, bak sen okulunu nasıl da seviyormuş. Bizim kızın henüz adı yok, kaydını yaptırana kadar ada ihtiyacı yokmuş, ama ben ona bu fotodan sonra çırpıbacak diyorum, tabii bu ad ona yarışçılık hayatında ne kazandırabilir bilemeyeceğim :)))
Ama senin meyve suyu için uydurduğun bahane tam süper yani.
Büyümüş de okula başlamış. Hadi bakalım...
Gazel vakti, o ikilem de ben de kaldım, tahmin ediyorum her anne aşağı yukarı aynı şeyleri hissediyordur, ama bir yandan da dediğin gibi sosyalleşmesi için bu şart, bir yerde bizim verebileceklerimiz bitiyor ne yazık ki...
Adacım, haha, atacaklar bizi okuldan korkarım :) Yok canım ilk gün heyecanı, o kadar da çok aramıyorum, ama nasıl zor tutuyorum kendimi bir bilsen, keşke gönderdiğim kreşte kamera olsaydı da, meraklandığımda izleyebilseydim.
Fikriminincegülü, teşekkür ederim, inşallaaaaahhh !!! :)
yeliz (www.blogcadisi.blogcu.com)
Çok güzel anlatmışsın, endişeni, aklının sadece oğluşunda olmasını..
Kocaman sevgiler sana ve oğluşuna..
İyi akşamlar.
Sebla.
Biz ilk okul maceramızda başarılı olamadık. Hasta oldu sonradan memnun kalmadık vs.. Oraya gidemedi bende bugünlere tekrar daha içime sinen bir okula başlatıyorum seni çok iyi anlıyorum:))
Sebla,inşallah dediğin gibi olur, dün ilk kavgasını bile yaşamış sanırım oğlum, meğer veli olmak ne zormuş :9
Püstüklü, e tabii o da olur yakındır. Ben kreşe gitmemiştim ama senin gibi arkadaşlarımın bahsettiğine göre onlar için de oldukça zor bir zaman, ikimiz de alışacağız inşallah.
Çiçeklibahçe, teşekkürler. Dediğin gibi okul da çok önemli, ben 1 senedir etrafta araştırıyorum inan. İnşallah istediğin gibi bir yer bulabilirsin.
Bence de çok fazla okulu aramasan iyi olur :)
İlk onsuz geçen günlerde çok özlüyorsun biliyorum..Aynı şeyi çalışmaya başladığım zaman ben yaşamıştım..Kendi ayakları üzerinde durması için bunlar mihenk taşı..
Bir zamanlar tuvalete girdiğimde kapıda bekleyen küçük erkekim şimdi benden en uzakta olan olan okulu kazanıp gidecekmiş :)
Bu bir süreç..Umarım en iyi şekilde bunu geçirirsiniz..
Asortik krepciğim, teşekkür ederim, aramıyorum zaten ama nasıl tutuyorum kendimi bir bilsen. Bir de ağlayan bir çocuk olsa ne yapacağım bilmem. Uzaklara gidiyor, ha? Günler uçup gidecek diyorlar artık, seninki de öyle bir şey herhalde :)
Peki bu narin kizinizin adi yok mu?
Günaydın Aslı:)
Yummy, haha, insan başa gelmeyince anlamıyormuş değil mi?
Handan, İnşallah dediğin gibi olmuştur ama bu sabah sanırım hastalanacak ki mızmızlandı, balonlarla kandırıp indirdim servise.
Ayçiçeği, evet aslında genelde, dediğin gibi zor alışıyorlar, bir kaç ay geçmeden alıştı demeyeceğim, dilimi ısıracağım.:)
:)
benim de oğlum 3 gündür kreşe gidiyor. Daha 23 aylık. Sabahları çok ağlıyor. Gitmeden önceki 3 gün çok üzgündüm çok kaygılıydım. Hiç uyuyamıyordum. Bugün biraz daha iyiyim, sabahları ağlıyor ardı bizi soruyormuş devamlı, geldikten sonrada tabi biraz huysuz ama böyle böyle alışcak diyorlar allah hepimizin yardımcısı olsun.