Yaşayalım o zaman...
İyiyiz. İyi olmak zorundayız.
Tedavi başladı. Bu hafta ilacın yan etkileri fazla hissedilmeyecekmiş. Haftaya başlar diyor doktoru. Zor bir kaç hafta olacak.
Her moralsiz ve dirençsiz kaldığım zamanlarda olduğum gibi ben yine hastayım. Yine 1000 lik antibiyotikler, geçmezse iğne geliyor bu sefer diyen doktor korkutmuyor beni. Aman bulaştırmayayım diye maskeyle geziyorum evde. Ama geçen aylardakilere göre daha iyiyim. Ateşim çıkmadı en azından. Ya da bana bu sefer bakacak kimse yok, bir de üstüne bakmam gereken bir oğlum var diye yatak döşek hasta olamıyorum. Geçici şeyler bunlar...
İlk haftanın şoku geçti. Hayatımızda çok şey değişti ama aynı zamanda hayatımızda atmamız gereken adımlara devam etmeliyiz. "Küçüğüm" dinlemedikçe ağlamak yok.
Biraz kendime geleyim, bir kaç gün daha geçsin, kardeşime bir paket yapmaya başlayacağım. Bir ay odadan çıkamayacak ya, can sıkıntısını alıp, acısını unutturacak, moral verecek şeyler hazırlamak istiyorum. Bulabildiğim tüm basket dergilerini almakla işe başlayabilirim, ilginç bir kaç oyun ve kitap belki. Eş dosta haber verip imzalı bir basket forması bulursam kaymaklı kadayıf olur ya, bakalım...
Belki de bu bir sınav bizim için. O kadar çok insan var ki bunları yaşayan. Buradan insanları azıcık bilgilendirdiysem bu ani çıkan hastalık hakkında, ya da ufacık çemkirdiysem, grip gibi belirtileri hafife almamak konusunda ne mutlu bana. Amacım kimseyi korkutmak değil, ben deli gibi korkuyorum bu hastalığın var olduğunu ve bu şekilde başladığını duyduğumdan beri. Ama korkuyla yaşanmıyor işte. Bilinçlenmeliyiz. İnsanlar bilmediği şeylerden korkar.
Bu sebeple bundan sonra pek fazla bahsetmeyeceğim bu konudan. Tekrar tekrar aynı şeyleri düşünmek beni de çok üzüyor. Bu hastalıkla mücadele eden insanların benim içime sığmayacak morallerini ve inançlarını görünce hem hayranlık duyuyor hem de kendimden utanıyorum.
Kardeşimin msn ine yazdığı gibi: Her şeye rağmen hayat yaşamaya değer, eee yaşayalım o zaman...
Tedavi başladı. Bu hafta ilacın yan etkileri fazla hissedilmeyecekmiş. Haftaya başlar diyor doktoru. Zor bir kaç hafta olacak.
Her moralsiz ve dirençsiz kaldığım zamanlarda olduğum gibi ben yine hastayım. Yine 1000 lik antibiyotikler, geçmezse iğne geliyor bu sefer diyen doktor korkutmuyor beni. Aman bulaştırmayayım diye maskeyle geziyorum evde. Ama geçen aylardakilere göre daha iyiyim. Ateşim çıkmadı en azından. Ya da bana bu sefer bakacak kimse yok, bir de üstüne bakmam gereken bir oğlum var diye yatak döşek hasta olamıyorum. Geçici şeyler bunlar...
İlk haftanın şoku geçti. Hayatımızda çok şey değişti ama aynı zamanda hayatımızda atmamız gereken adımlara devam etmeliyiz. "Küçüğüm" dinlemedikçe ağlamak yok.
Biraz kendime geleyim, bir kaç gün daha geçsin, kardeşime bir paket yapmaya başlayacağım. Bir ay odadan çıkamayacak ya, can sıkıntısını alıp, acısını unutturacak, moral verecek şeyler hazırlamak istiyorum. Bulabildiğim tüm basket dergilerini almakla işe başlayabilirim, ilginç bir kaç oyun ve kitap belki. Eş dosta haber verip imzalı bir basket forması bulursam kaymaklı kadayıf olur ya, bakalım...
Belki de bu bir sınav bizim için. O kadar çok insan var ki bunları yaşayan. Buradan insanları azıcık bilgilendirdiysem bu ani çıkan hastalık hakkında, ya da ufacık çemkirdiysem, grip gibi belirtileri hafife almamak konusunda ne mutlu bana. Amacım kimseyi korkutmak değil, ben deli gibi korkuyorum bu hastalığın var olduğunu ve bu şekilde başladığını duyduğumdan beri. Ama korkuyla yaşanmıyor işte. Bilinçlenmeliyiz. İnsanlar bilmediği şeylerden korkar.
Bu sebeple bundan sonra pek fazla bahsetmeyeceğim bu konudan. Tekrar tekrar aynı şeyleri düşünmek beni de çok üzüyor. Bu hastalıkla mücadele eden insanların benim içime sığmayacak morallerini ve inançlarını görünce hem hayranlık duyuyor hem de kendimden utanıyorum.
Kardeşimin msn ine yazdığı gibi: Her şeye rağmen hayat yaşamaya değer, eee yaşayalım o zaman...
Yorumlar
Aslihan (gmail adresime yazabilirmisin?)
O da bir çok genç gibi Hidayet ve Mehmet Okur'a bayılıyor ama Efes'i takım olarak beğeniyor ve oradaki Kerem'i de çok seviyor.Kerem Gönlüm'den olabilir şansımız varsa.
Gencler cabuk atlatiyor, dayanikli oluyor. Yeter ki biz yikilmayalim, tek ihtiyaclari bizleriz cunku.. Sabirlar diliyorum annenize ve aydinlik gunler hepinize..
Sevgiler
Dilerim en kısa zamanda iyileşir kardeşin.
Herseyi atlatacaksiniz ben inaniyorum buna. Dualarim sizinle.. Yakin bir zamanda kardesimin sagligi duzeldi yazisini okumayi bekleyemiyorum.. Gecmis olsun..
Bravo kardeşine yaw,
Olayı çok güzel özetlemiş :)
Paket ne güzel bir fikir !!
Güzel haberlerinizi bekliyoruz.
GÜNEŞİN ZAPTI YAKIN
Nazım Hikmet
bu dizelerde durumu özetler sanırsam, hadi görelim sizi.